YÜREĞİNİZ SIZLAMADAN GÖZÜN YAŞARMADAN OKUYABİLİRMİSİNİZ BAKALIM. ZULMÜ YAŞAYAN SURİYELİNİN KALEMİNDEN


Suriyeliler neden Hama’nın özgürleşmesine sevindi?

Tarihte belgelenmiş en önemli nedenlerden biri:
Sizlere anlatacağım ve detaylarını paylaşacağım…

“Camilerde kadınlara tecavüz”

Evet, bu 1982 Hama Katliamı.
Esad rejiminin çocuklara, kadınlara ve hatta kadınların rahmindeki ceninlere yönelik işlediği vahşet;
kadınların ellerinin kesilmesi, erkeklerin öldürülmesi…
Unutulmayacak bir katliam, peki nedeni neydi?

Hama’nın onurlu halkının başlattığı devrim, rejimi çılgına çevirdi.
Böylece katliam başladı.

Esad rejimine bağlı güçler, 27 gün süren korkunç bir katliam gerçekleştirdi.
Toplar ve tanklarla evleri, camileri, hastaneleri, hatta ağaçları ve taşları hedef aldılar.
Hama, o dönemde tamamen sivil halka kapatıldı.
Şehir tanklar, zırhlı araçlar ve binlerce asker tarafından kuşatıldı.

Esad ordusu, silahsız Hama halkının evlerine ağır top atışları yaptı.
Yüzlerce kadına tecavüz edildi, çocuklar ve yaşlılar bıçaklarla, baltalarla, kalın sopalarla katledildi.
Sakal bırakan yaşlılar dahi yakıldı.

Bu süreçte şehir, nefes aldırmayan bir kuşatma altında kaldı ve medya tamamen susturuldu. Katliamın dehşeti dışarıya aktarılmasın diye her şey gizlendi.
•Kadınlar öldürülüp sokaklara atıldı.
•İnsanların gözleri oyuldu.
•Kadınların elleri kesildi.
•Hamile kadınların karınları deşildi ve ceninler öldürüldü.
•Küçük kız çocukları kaçırılıp tecavüze uğradı.
•Anneler, evlerinde, sokaklarda ve erkeklerin gözleri önünde tecavüze uğradı.
•Camilerde tecavüzler yapıldı ve hoparlörlerden bu vahşetin sesleri halka duyuruldu.
•Ardından kadınlar öldürülüp çırılçıplak halde büyük çukurlara atıldı.

Esad’ın askerleri sığınaklara girip küçük kız çocuklarını seçti ve onları götürdü.
Aileler bir daha onlardan haber alamadı.

27 kara gün.
Hama halkı en çok o günü unutmaz:
Rifaat Esad, şehri dolaşmaya çıktığında, sokağa çıkma yasağı kaldırılmıştı. Halk o gün Cuma namazına gitmek için evlerinden çıktı.
Rifaat Esad, bu sırada tarihe geçen şu sözleri söyledi:
“Hama’da hâlâ erkek mi var?”

Bu sözün ardından emir verdi ve binlerce erkek toplandı.
Yeşil Mezarlık veya Srehin Mezarlığı olarak bilinen alanda toplu infazlar yapıldı. Yaklaşık 5000 erkek orada katledildi.

Bir grup çocuk, ağaçlara tırmanarak katliamdan kaçmaya çalıştı.
Ancak Esad askerleri onları bulduğunda merhamet etmedi.
Çocuklar öldürüldü, başları kesildi ve ağaç dallarına asıldı.

Yaralılar bile kurtulamadı.
Savunma birlikleri, Hama Merkez Hastanesi’ni ele geçirerek hastaneye gelen tüm yaralıları öldürdü.
Hama halkı hiçbir şey yapamıyordu.
Herkes evlerinde ölümü bekliyordu.

Esad rejimi, akıl almaz bir soykırım gerçekleştirdi.
•60’tan fazla cami yıkıldı.
•Şehrin %75’i yok edildi.
•15 binden fazla kişi kayboldu.
•40 binden fazla kişi hayatını kaybetti.
Sadece 27 gün içinde.

Eğer size daha fazla detay anlatsam, uyuyamazsınız.
Ben bile bu olayları hatırladığımda kötüleşiyorum, midem bulanıyor ve gözlerim doluyor.
Hama ve onurlu halkına yapılanlar unutulamaz.

Bu yüzden diyorum ki:
Suriyelilerin acısı hiçbir şeye benzemez.
Esad ailesinin vahşeti ise Siyonistlerin bilekine denk değildir; daha kötüdür.
Suriyelilerin devrimi, dünyanın hiçbir devrimine benzemez.

Turan KIŞLAKÇI

Yorum Yaz