BAHÇELİ’NİN ÇIKIŞI, TUSAŞ SALDIRISI ARDINDA KİM VAR VE BARIŞI KİM İSTİYOR?
Posted in Günlük Görüş ve Yorumlarım on 24 Ekim 2024
Sayın Devlet Bahçeli, Aponun TBMM de DEM grubunda PKK yı lağvettiğini ve silahların bırakılmasını açıkça dile getirmesini söyleyince kıyamet koptu. Herkes bunu Bahçeli intihar etti diye yorumladı.
Bahçeli’nin çıkışı tek başına kendi görüş ve inisiyatifi değildi. Bunu sayın cumhurbaşkanımız Erdoğan’la birlikte bir proje olarak uygulamaya koydular.
Bilindiği üzere daha önce uygulamaya çalışılan “Çözüm ve kardeşlik” projesine en sert çıkışı sayın Bahçeli yapmıştı. Hatta 7 Haziran 2015 seçimlerinde bunu özellikle kullanmıştı ve seçim sonucunda Erdoğan’ın gördüğü ve ondan başkasının görmediği PKK partisinin TBMM de grup kuracak şekilde ve yüksek oranda oy alacağı gerçeği karşımıza çıkmış, Ak Partinin tek başına iktidarı engellenmiş ve hatta hükümete girme riski oluşmuştu. İşte o seçim sonucunda durumun vehameti Bahçeli tarafından açıkça görülmüş ve 1 Kasım seçimine gidilmişti. 1 Kasım seçimiyle Ak Parti tekrar tek başına iktidar oldu ve ardından Anayasa değişikliğine gidilen süreçte Bahçeli ve Erdoğan birlikteliği oluşmuş ve sayın Bahçeli cumhurbaşkanımız Erdoğan’ın siyasi ve stratejik dehasını görmüş ve sonucunda “Cumhur İttifakı” kurulmuştu.
Fakat, Cumhur İttifakı Ak Partinin Kürt kardeşlerimizden aldığı oyları kaybetmesine sebep oldu. MHP ve Bahçeli Kürt düşmanı olarak görüldüğünden Ak Parti oyları devamlı şekilde düştü ve %30 lara kadar geriledi.
Gelecek seçimler için bu dönem büyük önem arzediyor. Son cumhurbakalığı seçiminin ancak ikinci turda kazanılması bir sonraki seçimin kaybedilme riskini göstermektedir.
Bir sonraki seçimin kaybedilmesi ise ABD, İsrail ve emperyalistlerin kazanması Türkiye’nin bunlara teslimi demektir.
İşte, bütün bu gelişen durum ve İsrail eliyle tehlikenin sınırlarımıza dayanması, siyonizmin kuklası bir devletin kurulma riski güney sınırlarımızda hayati önem arz etmektedir.
Bunu gören Erdoğan sayın Bahçeli’ye MHP nin Kürt düşmanı imajını ve algısını gidermesi gerektiğini söyleyerek kendisi söylese etkisi daha zayıf olacak bu çıkışı Bahçeli’nin ağzından adeta haykırması MHP ve Cumhur İttifakının asla Kürt düşmanı olmadığı, asla savaş istemediğinin beyinlere ve kalplere nakşedilmesidir.
Her türlü siyasi riski göze alarak APOnun serbest kalmasına kadar gidecek ve barışı amaçlayan, kardeşliğin ve kucaklaşmanın tekrar kazanılması süreci devletimizin ve milletimizin bekası için hayati değerdedir.
Tabii ki bu çıkışla “barış barış” ve “savaşı devlet istiyor” diye Kürt kardeşlerimizi kandıran siyasi partiler ve içimizdeki hainlerle siyonizmin uşağı ABD ve emperyalist Batı’nın da elindeki bu algı ve propagandası elinden alınmıştır. Artık Kürt düşmanı diye tanımlayacakları kişi, siyasi parti ve devlet algısı yok olmuştur.
İşte bu çıkış, üzerimizdeki oyunu bozmuştur. Ayrıca BRİCS ile Türkiye’nin bağımsız bir şekilde yeni siyasi ve ekonomik ortaklar bulması oyun kuranları çıldırtmıştır. Çıldırtmıştır diyorum. Çünkü hemen 2-3 gün içine barışı yok etmeyi Türkiye’yi yine terörizm bataklığına gömmeyi amaçlayan TUSAŞ saldırısı yapılmıştır. Buradaki amaç sadece barışı yok etmek değildir. Kendi milli savunma sanayisiyle kendi milli silahlarını üreten bir devletten emperyalistlerin elindeki silah pazarına uzanması ve özellikle Afrika’da emperyalistlerin defedilmesine varan bir devletin oluşmasına ve İsrail ‘e karşı bir ittifak kurma girişimlerine de tehdittir
Sen üretme biz üretiriz, sen satma bizden al, uslu çocuk ol söz dinle yoksa şaplağı yersin demektir.
Ama, artık o devir geçti böyle vahşi saldırılar bizi caydırmaz, aksine daha kararlı yapar. Korkutmaz aksine biz korkuturuz. Nitekim, ne kadar korkuttuğumuzu bu saldırı bize gösterdi.
Artık DEM gibi partiler Kürt kardeşlerimizi kandıramayacaklar. Barışı isteyen kim savaş ve kan isteyen kim açığa çıkmıştır.
Sayın cumhurbaşkanımız Erdoğan’ı ve sayın Devlet Bahçeli başkanımızı bu siyasi çıkış ve kararlılıkla dolayı kutluyorum.
24.10.2024. Uz. Dr. Cengiz Sandıklı